Doğum kontrol yöntemleri gebe kalmadan cinsel hayatı sürdürmek için uygulanır. Doğum kontrol yöntemleri iki türlüdür. Hormon içeren ve hormon içermeyen doğum kontrol yöntemleri. Bu yöntemlerden birisi işe yaramaz ise diğer bir yöntem denenebilir.
Bu
doğum kontrol yöntemlerinden hangisinin seçileceği konusunda kişinin sağlık durumu ve bireysel durumuna göre değişebilir. Hormon içeren
doğum kontrol yöntemleri gebeliği önleme açısından en iyi olmakla birlikte bu yöntemin yan etkileri hormon içermeyenlere göre daha fazladır. Ayrıca hormon içeren
doğum kontrol yöntemleri enfeksiyonel hastalıklar konusunda da pek koruma sağlamazlar.
Hormon İçeren Doğum Kontrol Yöntemleri:
A ) Doğum Kontrol Hapı Doğum kontrol hapları uygun bir şekilde kullanıldıktan sonra gebeliği engellemede etkili bir
doğum kontrol yöntemidir. Doğum kontrol hapları östrojen ve progestojen olmak üzere iki çeşit hormoın içerir. Bu iki hormonun bir araya gelmesi ovulasyonun durmasına yol açar.
Doğum kontrol hapının artı yönü, adetlerin düzenli olmasını sağlar ve adetler daha hafif ve ağrısız geçer. Bir avantajı da adetler ağır geçmediği için kansızlık riski de azalmış olur.
Doğum kontrol hapları içinde en sık kullanılanı kombine haplardır. Hap alımının unutulduğu durumda hap fazla zaman kaybetmeden içilmelidir. Diğer haplar ise yine belirtilen zamanında alınmalıdır.
Emziren anneler emzirmenin ilk zamanlarında doğum kontrol hapı almamalıdırlar
Doğum kontrol hapının yan etkilerini ise şöyle sıralamak mümkündür.
1. Bacaklarda toplardamarda kan pıhtısı oluşumu riskini artırır.
2. Kan basıncını artırma riski vardır. Doğum kontrol hapı kullanan kadınlar kan basınçlarını düzenli olarak ölçtürmelidirler. Kan basıncının sürekli olarak 135/85 seviyesinin üzerinde bulunması durumunda doğum kontrol hapının alınması durdurulmalıdır.
3. Doğum kontrol hapları ayrıca migren sorunu olan kadınlarda migren ağrılarını artırıcı bir etki yapabilir. Migren ağrılarının şiddetlenmesi ve vücutta uyuşma, karıncalanma gibi durumlarda hapın alımı durdurulmalıdır.
4. Bulantı, kilo artışı, hassas göğüsler.
5. Meme kanseri riskinin az da olsa artması.
6. Depresyon
7. Memede şişkinlik
8. İştahta artış
9. Kendini uyuşuk hissetme
Doğum kontrol hapı sigara içen ve yaşı 35 ten daha yüksek olan kadınlar için uygun bulunmamaktadır. Ayrıca emziren annelerin de kullanmaması uygundur. Çünkü annedeki süt üretimini olumsuz etkiler. Özellikle bebek doğdeuktan sonra ilk 6 hafta doğum kontrol hapı kullanmamakta fayda vardır.
B ) Flaster Flaster de iki tür hormon içerir. Her kadın için uygun olmayabilir. Kadının kişisel durumuna göre flaster uygun veya uygun olmayabilir. Flaster’in yan etkileri de doğum kontrol haplarıyla benzerlik taşır. Flasterde hormon alımı ağızdan olmayıp ciltten emilim yoluyla olur.
Flaster’in önemli bir avantajı haftada 1 defa değiştirilmesinin yeterli olmasıdır. Dolayısıyla doğum kontrol hapına göre en önemli avantajı: İlişki sonrası hap alma konusunda unutkanlık sorunu yaşayan kadınlar için daha uygundur.
Flaster’in dezavantajları:
1. Ciltte tahrişe yol açar.
2. Çıkarıldığı zaman ciltte iz yapar.
3. Doğum kontrol hapına göre daha fiyatlıdır.
C ) Progestojen Hormonu İçeren Yöntemler
Bu tür
doğum kontrol yöntemlerine hap, iğne, implant ve rahim içi sistem örnekleri verilebilir. Bu hormonal yöntemin başarı şansını artırmak için sürekli hormon almak gerekir. Çünkü etkisi kısa sürelidir. Progestojen hormonunu da yüksek dozda almak gerekir. Bu yüksek doz ovulasyonun durmasına yardımcı olur.
Bu yöntemlerden doğum kontrol iğneleri iki türlüdür. Her ay ve 3 ayda 1 yapılanları vardır.
Doğum kontrol iğnesinin avantajlı yönleri:
1.Gebeliği önlemede %99 bir etki sağlar.
2.Adet sancılarını ve ağrısını azaltır
3.Memede oluşabilecek kistleri azaltır
4.Dış gebeliği önlemede olumlu bir katkı sağlar
5.Yumurtalık ve rahim kanserine karşı koruma sağlar
Progestojen hormununun yan etkileri:
1. Ciltte yağlanma ve akne oluşumuna sebebiyet verir.
2. Kilo alımına yol açar.
3. Baş ağrısı yapar.
4. Bazı durumlarda cinsel istekte azalmaya yol açar.
5. Progestojen hormonunun iğne şeklinde alınması diğer yöntemlere göre daha sıkıntı vericidir.
Hormon İçermeyen Doğum Kontrol Yöntemleri
Bu yöntemlerin en olumlu tarafı cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı daha etkili bir yöntem olmasıdır. Enfeksiyonlara karşı üst düzeyde koruma sağlar. Diğer önemli bir tarafı da kadının gebeliği engellemek için vücuduna hormon alımı yapmamasıdır. Bu yöntemlerin olumsuz yönü ise cinsel ilişkinin verimliliğini ve doğallığını olumsuz etkilemesidir.
Kondom Yöntemi
Erkeklerin en sık kullandığı yöntemdir. Yüksek düzeyde gebelik önleyici bir yöntemdir. Ayrıca farklı çeşitleri olduğu için kişisel tercihlere göre kondom seçimi yapılabilir. Kondomlar içinde en etkili olanı nonoksinol-9 içeren kondomlardır. Çünkü bu madde spermleri öldürür. Kondomlarla birlikte masaj yağı ve vazelin gibi şeyler kullanılmamalıdır. Çünkü bunlar kondoma zarar verir.
Hormon ççermeyen diğer
doğum kontrol yöntemleri ise diyafram ve rahim içi araçlardır.
Diğer Yöntemler
Kısırlaştırma
Hem erkek hem de kadınlar için kullanılan bir
doğum kontrol yöntemidir. Fakat %100 etki sağlamayabilir. Çünkü kısırlaştırma olsa bile hamile kalma durumu olabilmekte ve dış gebelik olayının gerçekleşme ihtimali artmaktadır. Kısırlaştırma yöntemi genelde kalıcı olduğu için bu yöntemi seçerken oldukça iyi düşünmek gerekir. Özellikle genç insanların ve çocuğu olmayan insanların bu yönteme başvurmadan önce daha iyi düşünmesi gerekir.
Kısırlaştırma yönteminde erkek açısından düşündüğümüzde cinsel hayatta bir değişme olmaz. Sertleşme sorunu yaşanmaz. Tek fark menide sperm hücresinin olmamasıdır. Bu yöntemin gebelikten koruması için biraz zaman geçmesi gerekir. Bu süreç içinde bir başka doğum kontrol yöntemi kullanılmasında fayda vardır.
İlişki sonrası doğum kontrolü
Kimi durumlarda
doğum kontrol yöntemi ilişki sonrası da uygulanır. Toplum içinde ertesi gün hapı olarak bilinen yüksek dozda progesteron alımı ile ilişki sonrasında doğum kontrol yöntemi uygulanmış olunur. İlişi sonrasında bunu olabildiğince erken almak gerekir. İlişki sonrası 12 saat içinde alınan progesteron %95 oranında koruma sağlar. Süre uzarsa koruma da azalacaktır. Örneğin 3 gün sonra alınan ertesi gün hapı %58 oranında koruma sağlar. Hap her korunmasız ilişki sonrası alınmalıdır.
Ayrıca herhangi bir
doğum kontrol yöntemi uygulanmadan sadece doğal yöntemlerle gebelik önleme de mümkündür. Bu amaçla özellikle ovulasyon döneminde cinsel ilişkiden sakınılmalıdır.